Taban temizligi, ölü arilar cikisi kapatmis olabilir GELBERI ile rahatsiz etmeden temizlik yapilmali..Kirec hastaligina bakilmali..Neme bakilmalidir..
Küflü cerceve varsa kovandan uzaklastirilir..
Ölüler koktugundan kovani rahatsiz eder, üsütmeden yalandan genel duruma bakilir..Yem ve asker yogunlugu gözetlenir..Yem yoksa ilave verilir bu kek olur veya balli bir cerceve cizilir (kendi baliniz olmali) veya el ayasi kadar balli petek..
Disari cikan yogun ari ucusu gördügünüz bir gün genel bakimlara baslayabilirsiniz..
Sakin telassiz körükle, maske ile kovani da üsütmeden cabukca..
Şubat ayının ortalarından itibaren ana an kovanda yumurtlamaya başlayarak ilkbahara daha çok sayıda genç anlarla çıkış hazırlığına başlayacaktır.
Gölgede ısı derecesi 7-10 dereceği bulduğunda, arılar dışarı çıkarak bağırsaklarında kış boyunca biriken dışkılarını boşaltmak olanağını bulacaklardır.
Ananın yumurtlamaya başlaması ile; kovan içi ısının düşmesi çok daha büyük önem taşıyacağından, ince cidarlı kovanları biraz daha sarmak ve bilhassa kapak altı örtülerinin üzerine biraz daha kalınlaştırmak önem taşıyacaktır.
Çerçeveleri çıkarmak suretiyle yapılacak bu aydaki bir temizlik faydadan daha çok zarar verebilir.
Temizlik kovanı açmadan yapıldığında dışarıda ısı gölgede en az 7-10 derece, kovanı açarak yapıldığında ısı en az yine gölgede 16-18 derecede olmalıdır.
Dip tahtaları arıların ilk uçuşlarını yapıp bağırsaklarını boşalttıklarından 1-2 gün sonra ve sabahın erken saatlerinde yapılmalıdır ki, çıkan arılar ancıyı rahatsız etmesin, arılıkta bir kargaşa ve yağmacılığa sebep olunmasın.
1- Dip tahtası üzerindeki arı ölüleri 1 avuçtan fazla ise ailenin kışı iyi geçirmediği anlaşılır.İlk fırsatta ve sıcakta kovan açılarak ölüm nedeni araştırılmalıdır.
2- Ölü arılar içinde ana arının da olup olmadığına dikkat edilmelidir Varsa not edilerek ilk fırsatta zayıf arı aileleri ile birleştirilmelidir.
3- ince bulgur, tarhana tozu gibi petek kırıntılar görülürse kovan elle tartaklanarak ihtiyacını karşılayacak bal olup olmadığına bilhassa dikkat edilmelidir.
4- Dipte küflenme görülürse alt kısımdan bakarak kovan yan çerçevelerinde de küfleneme olup olmadığına bakmalı yeşilimtırak küfler çerçeve ve petek altlarında görüldüğünde ilk fırsatta bunlar çıkarılmalıdır.
5- Fazla küflenmeyenler kurutulup fırçalandıktan sonra yine kullanılabilir.
Hastalıklı çerçeveleri % l'lik formalinli su veya eczaneden alinabilecek iyi bir dezenfakten ile içerisinde yarım saat kadar bırakarak dezenfekte etmek ve bal süzme makinesine koyup çevrilerek sularının akıtıp güneste kurutmak suretiyle de temizlenebilir ve bu suretli kabartılmış petekli çerçeveler heder edilmeyerek daha çok seneler kullanma imkanı sağlanmış olabilir. Çerçeveleri formalin kokusundan arındırmak için 1-2 saat güneşe bırakmak yeterlidir.
Güneş hem çerçevelerdeki formolin kokusunu giderir hem de daha iyi dezenfeksiyona yardımcı olur.
Formalin kokusundan iyice arındırılmamış çerçeveler kovana konulursa arıların kaçmasına neden olabileceği göz önüne alınmalıdır.
Hastalıklı kovan ve çerçeveler % 2-4 lük formalınm buharı ile de dezenfekte edilirse de bu kolay ve pratik değildir.
Kovan içinde gazete yakmakla da dezenfekte olabilir.
İster içerde kışlatılsın ister dışarıda, an ailelerinde ölüm oranının en
yüksek olduğu ay Şubat'tır.
Ananın yumurtlamaya başlaması ile kovan ısısını yükseltmek için arilar daha çok besin alarak daha çok soluyacaklardır.
Husule olan buhar ve karbon gazı kovan içi havasını bozacağından, Arılar eğer kovan uçma deliği çok dar ise veya girişte arı ölü pislikleri ile kapatılmış ise boğulacaklardır.
Bu nedenle kovan uçma deliği arkasını temizlemek ve uçma deliğini daha bu ayda azar azar genişletmek gerekir. Kovanda bal olduğu halde anlarım söndü diyenler bu durumu göz önüne getirmelidirler.
Sıcakların yükselmesi, ana arının daha çok yumurtlamasına, daha çok yumurtlama ise yavruların beslenmesi için aşırı derecede bal sarf etmelerine sebep olacaktır. Dışardan nektar getirilemediği için de kovandaki hazır balın tükenmesine ve bu nedenle de açlıktan ailenin sönmesi görülecektir ki kovanda ana an yumurtlamış, kurtçuk ve kapalı gözlü yavrular olduğu halde aile açlıktan sönecektir.
Bazen kovan yan çerçevelerinde bal olduğu halde de anlar sönmüş olabilir. Bu takdirde havanın çok soğuk olmasından arılar 1 çerçeveden diğer yan çerçevelere geçemeyeceklerinden de açlıktan ölebilirler.
Bunu bertaraf etmek için kovan örtüsü bez ise ailenin kümelendiği kısımda bulunan çerçevelerin üst çıtasına 1-2 çubuk uzatılarak anların bu boşluktan yan çerçeveye geçmesine imkan bırakılmalı veya kuluçkalıkta yine arıların kümelenmiş olduğu çerçevelerdeki peteklerin, üst çerçeveye yakın kısmından parmak sokularak ballı petek delinmiş olmalıdır ki yan çerçevelere geçebilsinler.
Kovanda arıların bulunduğu kısımdaki sıcaklık her ne kadar 16- 32 derece olsa bile kovanın ön, arka, alt ve yan kısımlarındaki ısı dışarıdaki ısıdan pek fazla değildir. Bu nedenle arılar soğukta 1 çerçeveden diğerine geçemezler.
Kovanlara Kulak Verilip Dinlenmesi
Ocak ayında 15 günde bir, Şubat ayında ise haftada bir defa anların dinlenmesinde fayda vardır. Dinlenme ile kovan içerisindeki arıların sağlığı, kuvveti, açlığı, susuzluğu, sönüp sönmediği gibi hususlar tespit edilerek vaktinde gerekli önlemler alınabilir.
Hassas kulaklı olanlar arıları dışardan da el vurmadan kulak vererek dinleyebilirler. Fakat daha iyi bir dinleme 70-80 cm. uzunluktaki bir lastik boru ile daha emniyetli olur. Kovan uçma deliği veya üst yemleme deliğinden içeriye uzatılan 1 hortum ile dinlendiğinde:
Kovandan bu anda eğer hafif bir uğultu geliyorsa arılar sağlık ve afiyette sayılırlar. Hiçbir uğultu yok ise kovana kapı tıkırdatır gibi 1 defa parmak arkası ile vurulup tekrar dinlenir. Topluca bir ses, kanat vızıltısı gibi gelirse aile yine iyidir. Bu ses çok kısa süre gelip hemen susacağı gibi bu ilk sesten sonra çok daha hafif bir şekilde devam edebilir ki bu durumda da aile sağlıklıdır.
Kovana vurulduğunda kuru yaprak hışırtısına benzer şekilde bir uğultu gelirse bu taktirde arılar açtır. Balları tükenmiştir. Bu hışırtılı ses kesik kesik bir kaç defada, 1 kerede gelip hemen kesilse de, aile sağdır. Fakat açtır. Sönebilir.
Bu ses bazen acı acı bir uluma ve arada ses kışkırtıcı bir tonda da olabilir. Bu takdirde de kovanda ya ana an yoktur. Ya da susuzluk çekmektedir.
Arıların Şubat Ayındaki Açlığı Nasıl Giderilir?
Şubat'ta kovanlara yapılacak ihtimam hemen hemen ocak ayınınkinin aynıdır. Şayet, havalar çok soğuk ise arılar kovana gerekli sıcaklığı temin etmek için daha fazla miktarda bal emeceklerdir. Eğer kış biraz yumuşak geçmişse, arılar erkenden yavru yetiştirmeye başlamışlardır. Yavruları beslemek için arılar yine fazla bal tüketmek zorunda kalacaklardır. Her iki halde de kovanın tükettiği bu bal miktarını göz önüne almak gereklidir. Arılan nisan ayının bol çiçekli günlerine kadar aç bırakmamaya çalışmalıdır.
1 - Elde mevcut yedek çerçeveli bir gömeçli bal varsa, bir tarafının sırları bıçak veya tırnakla açılarak, örtü tahtası veya bezin kaldırılarak arıların yoğun olduğu çerçevelerin üzerine, sırı açılmış taraf kapatılır. Üzerine tabii kalınca bir örtü bezi kapatılarak ve gerekiyorsa boş bir balık konularak kapatılır.
2- Gümeçli balımız yoksa, bilinen şekilde koyu katı bir şeker şurubu yapılarak, yassı bir sünger parçası veya bir paçavraya bu şurup emdirilerek çerçevelerin üzerine konabilir.
4- Ilık suda ıslatılmış sert akide şekeri ve hatta lokum çerçeve üzerine konularak, sıcak suya batırılmış bir bez parçası şeker veya lokumu nemli tutsun diye üstüne serilip konulabilir. Kuruduğunda bez birkaç defa daha ıslatılarak konulabilir.
5- Şeker hamuru da aynı şekilde verilebilir.
Bu açıklamalar kovan içinin (bu mevsimde) hiç açılmadan, üst taraftan en pratik şekilde ve en kısa zamanda yapılacak açlık giderme yöntemleridir.
Zayıf ve balsız kovanları bahara çıkarabilmek için bu ayda anlara şurup vermek sakıncalıdır. En iyisi süzme balla, pudra şekerini hamur gibi yoğurarak, yufka şeklinde açmalı ve arıların işgal ettiği çerçeveler üzerine sererek hemen örtü tahtasının kapamalıdır.
Parmak gibi biraz daha uzunca olarak hazırlanan hamuru çerçeve aralarına sarkıtmak da mümkündür. Fakat bu ayda kovanları açmak çok sakıncalı olduğundan, bal hamurunu yumurta büyüklüğünde yaparak örtü tahtası ortasındaki yemleme deliğinden çerçeve üzerine koymalıdır. Bunun üzerine de bir sele tas ya da su bardağa kapatılabilir. Eğer yemleme deliği, arıların toplu olduğu çerçevelerin üzerinde değil de, yan taraflarında ise arılar bundan faydalanamazlar. Deneyimsiz yeni arıcıların "Arılarım katı yem veya şurubu almıyor" sorularının ilk cevabı ve nedeni budur.
Kovan uçma deliğinden veya dip tahtasından verilecek yemlerden arilar kışın faydalanamazlar. Bu yemlemeleri yaparken ihtiyatlı davranmalıdır.
Şeker Hamuru Nasıl Yapılır?
En kolay ve ucuzu bal ve pudra şekerden yapılır. Piyasadan pudra şekeri bulunmazsa bilinen toz şeker iyice öğütülüp (dövmek veya makineden geçirmek suretiyle) çok sık delikli bir elekten geçirilir. Bu elenmiş 6-8 kilo şekere 1 kilo ıstılmış bal dökülerek hamur gibi iyece yoğrularak hazırlanır.
Kovan örtü tahtası açılır. Çerçevelerin üzerine 1 tülbent veya daha iyisi sık dokunmuş naylon sinek teli serilir. Topak topak alman bu hamur tülbent üzerine serilir.
Örtü bezi kapamadan evvel, bu hamurun üzerine 1 yağlı kağıt veya kalın ambalaj kağıdının parlak kısmı kapatılırsa şeker örtü bezine bulaşmaz.
Şeker hamurunu yalnız şekerle yapmak düşünülürse, 1 litre su içine 4-5 kilo şeker konularak hafif bir ateşte yarım saat kadar karıştırılarak iyice eritilir. Ateşten indirilerek yassı bir tabak veya yağlı kağıt üzerine dökülerek soğuyup sertleşmesi beklenir. Sonra çerçeveler üzerine konulup kapatılır.
Kandi Şekeri Nasıl Yapılır?
Toz şekeri bir kaba koyunuz ve üzerine biraz su ilave ediniz. Sonra ateşin üzerine yerleştirilerek şeker tamamen eriyinceye kadar karıştırınız, bir miktar da bal katınız. Bundan sonra şurubu karıştırmadan kaynatınız, ta ki soğuk suya batırdığınız parmağınızı şuruba daldırıp tekrar suya batırdığınız zaman üzerinde kolayca çatlayan ince bir şeker tabakası teşekkül etsin. Bu vaziyette şurubu ateşten alıp kağıt kalıplara dökmek lazımdır. Soğuyan kandi şekeri katı ve yan şeffaf hale gelir.
6 kg. şeker bir çay kaşığı sofra tuzu ve şekerlenmeye mani olmak için dört kaşık sirke ilave olunur.
Arıların Kışın Beslenmesi
Arılarımızın kış yiyeceklerini tamamlamak için, Eylül-Ekim-Kasım ayında bütün tertip ve tedbirlerimizi alıp, kışın besleme yapmamalıyız.
Buna rağmen, bu hususu ihmal eden arıcılarımıza maalesef rastlanıyor.
Bu durumda yiyeceği tamamlamak için yapılacak iş şudur:
Anlara petek halinde bal ihtiva eden çerçeveler, bu yoksa çerçeve üst çıtaları üzerine yerleştirilmiş kandi şekeri (ağda) vereceğiz. Kovanın ısısı ve rutubeti ağdayı hafifçe eritir ve arılarda onu emerler.
Süzme bal ile pudra şekeri karışımından yapılmış hamur şeklindeki yiyecekle beslemek de mümkün ise de, bu arıcıya pek pahalıya mal olur. % 8 kısmı bal, 8 kısım su ve 84 kısım pudra şekeri. Daha iyi ve proteinli olarak 3 kg. bal 1 kg. yağsız süttozu ve 6 kg. pudra şekeri hamur haline getirilerek verilir.
Kışın yapılan sıvı besleme, anlarda dizanteri hastalığının meydana gelmesine sebep olur.
Susuzluk Çeken Aileler
Bilhassa kapalı yerdeki arıların susuzluk çektiklerinde acı acı uğuldamaları ve kışkırtıcı bir ses çıkardıklarını yukarıda belirtmiştik. Susuzluk çeken ailelerdeki ses yani uğuldama çok barizdir. Bazen kovana kulak vermeden de duyulur. Uçma delikleri telli ise çıkmaya zorlanırlar.
Açık ise hava ısısının düşüklüğüne de bakmaksızın kovan dışında uçuşurlar. Soğukta suya giden arı ekseriya dönemez. İçi sıcak ve kuvvetli kovanlarda bu uçuş ve uğuldama gibi rahatsızlık çok daha belirgindir. Bu gibi durumlarda arıya su verildiğinde hemen sakinleşirler.
Bu amaçla arıya su, ılık suda ıslatılmış bir sünger veya paçavra çerçevelerin üzerine konularak verilebileceği gibi, uçma deliğinden de mümkünse sokulabilir. Uç kısmından toplu iğne ile delinen plastik bir şişeye konulan ılık su uçma deliğinden şişeyi sıkarak da püskürtülebilir. ya da kovanın yemleme deliğinden ıslak paçavranın ucu arıların toplu bulunduğu çerçevelerin üst çıtasına fitil gibi yapılarak uzatılabilir. Lamba fitillerinin bir ucunu bir bardağa, şişeye sokup, diğer ucunu yemleme deliğine sarkıtarak da verilebilir.
Plastikten yapılmış uçma deliğinden verilen yemlikler veya yalak şeklinde içeriye uzatılan suluklarla da verilebileceği gibi, yemleme deliğine, kapağı 2-3 yerinden delinmiş kavanozu ters çevirecekte verilebilir.
Şubat sonu ve mart başlarında verilen su, şurup kadar değerlidir. Zira arılar yavruları için hazırlayacakları besini ve kovanda şekerlenmiş balları bu sayede değerlendirebilirler.
Unutulmamalıdır ki arılar 1 gram balı tüketmek için 6 gram suya ihtiyaç gösterirler. Arılar kovan içindeki arıların teneffüsü ve buharlaşmadan meydana gelen su damlacıklarından da kışın faydalanabilirler ise de yavrulama başladıktan sonra bu yeterli değildir.
Arılar çevrede bol çiçek buldukları zaman çiçeklerin nektarını emerek kovanlarına getirdiklerinde pek suya ihtiyaçları olmaz. Çünkü getirdikleri nektar, bal özündeki su oranı çok yüksektir. % 30-70 gibi.
Arılar dışarı çıkamadığı veya dışarı çıktığında bal özü bulamadığı günlerde su aramaya başlarlar.
Bu ayda anların sürfe yetiştirmeye başladığını, dolayısıyla da suya ihtiyaçlarının çok arttığını nazara alarak arılık yakınında su yoksa, bir yalak koymayı unutulmamalıdır. Yalaklarda arıların boğulmasına mani olmak için, tahta, saman ve kav parçacıklarının yerleştirilmiş olduğu su kapları bu maksadı sağlamaya yeterlidir.
Şayet kış çok soğuk ve rutubetli geçmiş ise, arılar dizanteri hastalığına yakalanmışlardır. Bu hastalığa yakalanmış olan kovanları destekler vasıtasıyla yükseltiniz. Bu sayede hava yenilenecek ve ekseriya hasta arılar iyileşecektir. Güzel günlerde arılar dışarıya çıkarak bağırsaklarını boşaltmak imkanını da bulacaklardır.
Çerçeve üzerleri, naylon ve tahta parçalari ile değil, çuval bezi, izoleks hasır gibi mesamatlı maddelerle örtülmelidir. Bu örtü ile kapak arasında kalan boşluğa kuru ot, saman, tahta talaşı, mantar veya gazete kağıdı doldurulmalıdır.
Yazana derleyene tesekkurler..